İç Ortam Hava Kalitesinin Solunum Sağlığına Olan Etkisi

İnsanlar hayatlarının büyük bir kısmını kapalı ortamlarda geçirmektedir. Herhangi bir kirletici maddeye maruz kalınan miktar; maruz kalma süresi ve maruz kalınan kirletici dozunun bileşkesi olarak ifade edilir.

Bu nedenle iç ortamlarda uzun maruz kalma sürelerince mevcut olan hava kirletici miktarı sağlık etkilerinin ve risk belirlenmesinde önem arz etmektedir.

İç ortamlarda maruz kalınan hava kirleticilerin bir kısmı dış ortamdan havalandırma veya infiltrasyon yolu ile iç ortamlara girerken; geriye kalan kirleticilerin büyük bir kısmı ise çok sayıda farklı kaynaktan (ör: sigara, bina ve dekorasyon malzemeleri, kozmetik ve temizlik ürünleri gibi) iç ortama salınmaktadır.

Yapılan araştırmalar iç ortam hava kirliliği ile olumsuz sağlık etkileri arasında bir ilişkinin olduğunu göstermektedir. Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü’nün 2013 yılında yayınladığı raporda iç ortam hava kirliliği kanser nedeni olarak gösterilerek iç ortam hava kalitesi araştırmalarına öncelik verilmesi salık verilmiştir.

Çanakkale ilinin farklı özellikteki ilçelerinde gerçekleştirilen çalışmada organik, inorganik ve biyolojik hava kirleticiler uzun süreli olarak evlerde ölçülmüştür. Ayrıca, ev sakinlerinin solunum fonksiyonları da ölçülmüştür.

Son olarak ise, yapılan sağlık anketleri ile ev sakinlerinin hem genel sağlık durumları, hem de solunum sağlığı izlenmiştir. Çalışma merkezlerinde solunum semptomları ile hava kalitesi parametreleri ve solunum fonksiyonları arasında anlamlı ilişki saptanmıştır (p<0.05).

Son olarak, ev sakinlerinin genel sağlık koşulları ile solunum fonksiyonları arasında anlamlı ilişki bulunmuştur (p<0.05).

Makalenin Tamamı

2017-108

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

close

15 Bin Üyemize Katılın