Ekserji Akılcılığında Kazan mı, Kojen mi, Trijen mi?

Avrupa Birliğinin 20+20+20 şeklinde belirlediği 2020 yılı stratejisinde yer alan ve sırası ile her biri %20 olmak üzere enerji tasarrufu, enerji verimliliği ve CO2 salımlarında azaltım şeklindeki hedeflere ulaşmak için iki yıl kadar bir zaman kalmış olmasına karşın, özellikle CO2 salımlarının azaltılmasında ortaya konan hedefi yakalamada güçlüklerle karşılaşılmaktadır.

Bunun ana nedeni enerji kaynaklarımızın yeterince akılcı yani bir enerji kaynağının veya artık enerjinin yararlı iş potansiyelinin (enerjinin kalitesi: ekserji) doğru talep noktasında, doğru yerde, doğru zamanda, doğru nitelikte ve doğru kademelendirmede paylaştırılmamasıdır.

Bu makalede dördüncü bir %20 puan hedefinin önemine değinilmektedir. Bu hedef, ekserjide akılcılık hedefidir. Bu savı pekiştirmek için İstanbul Üçüncü Hava Limanı (IGA) özelinde beraber ısı üretim sistemlerine karşın yoğuşmalı kazan-soğutma grupları ve şebeke elektriği seçeneğinin akılcılığı ve sera gazı salımları ile ozon tabakasının seyrelimi yönlerinden bir karşılaştırma yapılmıştır.

Bu amaçla sera gazı salımları, soğutucu akışkan sızıntıları ve soğutma kulelerinden atmosfere atılan su buharının karma etkilerini simgeleyen yeni bir endeks geliştirilmiştir.

Bu endeks kullanılarak F-gaz ve CO2 dahil tüm soğutucu akışkanların gerçek ozon tabakasını seyreltici etkilerinin sıfır olmadığı ve bu karma etkilerinin ancak CO2 gazı kullanıldığında ve bu CO2 gazının da sanayi ve kentsel salımların tutumundan eldesi koşulunda sıfıra çok yaklaşabileceği tartışılmaktadır.

Makalenin Tamamı

2019-131
Exit mobile version